top of page
015787D1-3B2B-410B-9F48-0FA55D2F12AA_edi

Merhaba,

Yeni bir hikaye yazmaya başlarken nedense en başta kendimi tanıtma ihtiyacı hissederim, belki bilinme ihtiyacından belki de -şayet devam edebilirsem- hikayenin geri kalanını daha rahat anlatabileyim diye, bilemiyorum. 

Bilgisayar mühendisliği öğrencisiyim, yengeç burcuyum. Evet fazla duygusal, eğlenceli, maceraperest ve çok daha fazlası.. Bu blogda ise kendimi geliştirmek için çeşitli alanlarda yazılar yazmayı düşünüyorum.

Peki buna nasıl karar verdim? 

    Pandemi ile birlikte evde kaldığımız sürede hayatımı değiştiren pek çok şey oldu. İnsan kendi ile uzun bir süre başbaşa kalınca ne kadar da değişebiliyormuş onu fark ettim. Bu yapmacık 'sosyal medyadan ibaret' hayatlarımızda kendimi -herkes gibi- olduğumdan farklı gösterdiğimi düşünüyorum. Bu aslında yapmak istediğim bir şey değil fakat artık -sıradan şeylerin- rağbet görmediğini, her an bir uğraşınız yokmuş gibi durursanız bu düzende silinip gidecekmişsiniz gibi hissediyorum. 

    Her şeyin bu kadar hızlı tüketildiği bir zamanda acaba duygu ve düşüncelerimiz de bu kadar hızlı değişiyor mu? Bence -hayır- sadece bundan önceki süreçlerde bunları hep baskılamışız ve işte o -rağbet gören farklı şeyler- ile odağımızı değiştirmişiz, kısacası kendimizden çok uzak kalmışız. Sizce de biraz kendimizle dertleşmenin zamanı gelmedi mi? 

604BD015-39A4-44AB-B7C9-AF4F3A9C71C3_edi

Bu blogda biraz -kafama göre-  yazılar yazacağım. Bu yazılar bazen bir şarkıyı dinlerken hissettiğim duygular olabileceği gibi  bazen de o an çalıştığım bir dersle ilgili kod örneği olabilir. İnsanlar paylaştıkça rahatlar ve kendini daha iyi tanıma fırsatı bulurlar. Blog ortamı da bunları yapmak için mükemmel bir ortam.

Dostoyevski'nin dediği gibi; 

"Kendini bil, tanı kendini;
Başkasını bilmenin anahtarıdır kendini tanımak."

ve ekler Aldous Huxley;

"Eğer doğru kullanırsan sözcükler x ışınlarına dönüşebilirler , her şeyi delip geçerler. Okursun ve delinirsin."

    Yazılarımı kendim için yazacağım çoğunlukla. Bir nevi not defteri gibi kullanacağım burayı, tabi okuyan da olursa ne mutlu. 

Bu yazıyı 2017 'de bir filmde duyduğum ve o zamandan beri çok etkilendiğim bir söz ile bitirmek istiyorum ;

"Kendine söz verdiğin andır, koşmak istediğin zaman."

Siz kendinize ne zaman söz vereceksiniz?

Tekrar görüşmek üzere!

81847c04-c8d6-449a-b99a-5b209d7f29fd.jpg
bottom of page